Üç günlük NATO zirvesinin ardından düzenlediği basın toplantısı sırasında tüm gözler ABD Başkanı Joe Biden’ın üzerindeydi. Sağlığına dair tartışmaların gölgesinde tamamlanan zirvenin ardından Biden, ne kadar zinde olduğunu göstermek umuduyla kürsüye çıktı.
Yaklaşık bir saat süren basın toplantısında genel olarak iyi bir performans sergilese de yardımcısı Kamala Harris’in ismini karıştırarak ondan Donald Trump diye bahsetti. Biden, basın açıklamasından iki saat kadar önce katıldığı bir başka etkinlikte de Ukrayna lideri Vladimir Zelenskiy’e ‘Putin’ diye seslenmiş, ancak yaptığı gafın hızla farkına vararak esprili bir dille hatasını düzeltmişti.
DW Türkçe’nin aktardığına göre, özellikle Demokrat siyasetçilerin yakından izlediği basın açıklaması, Biden üzerindeki baskıyı hafifletmeye yetmedi. Toplantı sonrası Biden’dan çekilmesini isteyen Temsilciler Meclisi’nin Demokrat üyelerinin sayısı 14’e çıktı. Senato’dan ise bir isim açıktan Biden’ın adaylığına muhalefet ediyor. Ancak Biden’ın çekilmesi veya yarışı bırakmaya zorlanması önünde bazı hukuki engeller bulunuyor.
DEMOKRAT PARTİ DELEGELERİ KİMİ DESTEKLİYOR?
Ön seçimlerden geçen Biden, 3939 delegeden 3896’sının desteğini almış durumda. Adaylık için sadece 1976 delegenin desteği yeterli. Yani Demokratların Biden’ı çekilmeye zorlama şansları bulunmuyor. Biden NATO zirvesi sonrası düzenlediği basın toplantısında da delegenin görüşünün değişmediğini, hâlâ kendisini desteklediklerine inandığını söyledi.
BIDEN ÇEKİLİRSE BAĞIŞ PARALARI NE OLACAK?
Biden’ın bırakmasının yaratacağı finansal karışıklıklar da bulunuyor. Wall Street Journal gazetesinde yer alan bir makaleye göre Biden eğer ağustos ayında yapılacak parti kongresinde resmen aday ilan edilmeyi beklemez ve öncesinde çekilirse, şu ana kadar topladığı bağışları yeni adaya aktarması mümkün değil. Finansal kurallar gereği bu parayı yardımcısı Harris’e bile veremeyeceği ve bağışçılara iade etmesinin zorunlu olacağı belirtiliyor.
Biden’ın yasal olarak bir başka kampanyaya aktarabileceği tutar sadece 2 bin dolar. Fakat resmen aday olduktan sonra önünde böyle bir engel bulunmuyor. Yani meşaleyi Harris’e devretmeyi kabul etse bile kampanya boyunca toplanan 264 milyon dolardan kalanı yeni adaya aktarmak için önce resmen aday ilan edilmesi gerekiyor. Bu, aday değişikliği için kaybedilen fazladan bir ay anlamına geliyor. Ancak bazı avukatlar buna itiraz ediyor.
NBCNEWS’un haberine göre Biden teknik olarak bağış parasını Harris’e devredebilir çünkü bu iki ismin ortak olduğu bilinerek bağış yapıldı. Tartışmalı bu senaryo da kısıtlamalarla geliyor. Eğer parti Biden yerine bir başka adayla yola devam etmek isterse, yardımcının yine Harris olduğu durumda bile paranın kullanılması mümkün değil. Böyle bir durumda parayı kullanabilmek için yine tek seçenek Biden’ın önce resmen adaylığının ilan edilmesi.
BIDEN: KAZANABİLECEK KİŞİ BENİM
Yakın çevresine göre Biden, kazanabileceğine yönelik güçlü bir inanç duyuyor.
Zirve sonrası düzenlediği basın toplantısında, “Bence yönetmeye ve kazanmaya en mahir kişi benim” diyerek adaylığını savundu. Soru üzerine yardımcısı Harris için, “En başında Başkan olmaya yeterli olmadığını düşünsem onu yardımcım seçmezdim” dedi.
“Elbette Trump’ı yenebilecek başkaları da var” dese de “Sıfırdan başlamak korkunç olur” sözleriyle son anda aday değiştirmeye itiraz etti. Trump’a karşı kaybederse tarihin onu nasıl hatırlayacağı sorusu üzerine ise “Bak, bu benim mirasımla ilgili değil. Başladığım işi bitireceğim” şeklinde konuştu.
Anketlerde eğer Harris önde gözükürse çekilip çekilmeyeceğine dair soruya ise “Hayır. Eğer benim kazanmamın imkanı olmadığını görmezsem çekilmem” yanıtını verdi. Biden, “Kimse bunu (kaybedeceğimi) söylemiyor, hiçbir anket böyle değil” diye de ekledi.
27 Haziran’daki münazara sonrası yapılan Ipsos anketine göre Demokratların yüzde 56’sı Biden’ın ‘adaylığını sonlandırması gerektiği’ görüşünde. Partililerin yüzde 42’si Biden’ı desteklemeyi sürdürüyor. Demokratlar arasında Biden’dan sonra yüzde 29 destekle Kamala Harris öne çıkıyor.
Yakınlarına göre Biden, yardımcısı Harris’in kararsız seçmenin çok olduğu eyaletlerden oy alabileceğine şüpheyle bakıyor. İlk siyah ve kadın başkan yardımcısı olan Harris’in tüm Demokratları ikna edemeyebileceğini düşünüyor.
OBAMA VE PELOSI’YE ÇAĞRI: BIDEN’LA KONUŞ
Öte yandan Amerikan basınında yer alan haberlere göre parti üyeleri, Barack Obama ve Nancy Pelosi’yi ‘Biden’la konuşmaları için’ ikna etmeye çalışıyor.
Demokratlara göre Biden, Senato Çoğunluk Lideri Chuck Schumer’a ‘yeterince güvenmiyor’, Demokratların Temsilciler Meclisi’ndeki lideri Hakeem Jeffries’in ise Biden’la böyle bir konuşmayı yapacak ‘yeterli yakınlığı’ bulunmuyor. Bu durumda onu sadece yakın arkadaşları Pelosi ve Obama’nın ikna edebileceği değerlendiriliyor.
Obama 27 Haziran’daki televizyon münazarası sonrası “Kötü günler olur” diyerek Biden’a desteğini açıklamıştı. Pelosi ise NATO zirvesinden hemen önce katıldığı bir televizyon yayınında, Biden daha önce defalarca yarıştan çekilmeyeceğini açıklamış olmasına rağmen “Bir karar vermesi için onu cesaretlendiriyoruz, çünkü zaman daralıyor” diye konuşmuştu.
Obama, geçen ay Los Angeles’ta yapılan, aktör George Clooney’in de katıldığı bağışçı etkinliği sırasında da Biden’ın yanındaydı. Partinin önde gelen bağışçılarından olan Clooney, o etkinlikte gördüğü kişinin 2020’deki Biden olmadığını belirterek “(Tanık olduğum Biden) Televizyon tartışmasında hepimizin yüzleştiği adamdı” sözleriyle Biden’ı adaylıktan çekilmeye çağırdı. Bağışçı etkinliğinin sonunda hareketsiz kalan Biden’ı sahneden Obama kolundan tutarak indirmişti.
Kampanya ekibi, Biden’ın etkinlikten bir gün önce İtalya’da G7 toplantılarına katıldığını, gece uçtuktan sonra yorgun halde bağışçılarla bir araya geldiğini savundu. Planlama hatasını kabul ettiler. Etkinlik, oyuncu George Clooney’in film çekimleri arasında tek boş günü olduğu için sıkışık takvimde yapıldı.
Üst üste yaşanan aksiliklerin ardından Beyaz Saray ekibi Biden’ın takviminde özel önlemler aldı. Ancak önde gelen Demokratlara göre bir sonraki kriz an meselesi.
(DIŞ HABERLER SERVİSİ)
