İşçi Partisi Milletvekili McDonald’s’ın parti üyeliği askıya alındı
İngiltere’nin ana muhalefetteki İşçi Partisi Milletvekili Andy McDonald’s, 28 Ekim’de Londra’da düzenlenen Filistinlilerle dayanışma yürüyüşünde yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Adalet sağlanana kadar, İsrailliler ve Filistinliler nehir (Ürdün Nehri) ile deniz (Akdeniz) arasında kalana kadar ) barış ve özgürlük içinde yaşayın.” O tarihe kadar bize dinlenme yok.” Bu açıklaması nedeniyle parti üyeliğine 3 ay süreyle ara verdi.
İşçi Partisi yetkililerinin İngiliz medyasına yaptığı açıklamaya göre, McDonald’s’ın İngiltere’de antisemitizm olarak algılanan ve İsrail’i yeryüzünden silmek anlamına geldiği ileri sürülen “nehirden denize” ifadesini kullanması, Yahudi toplumunda endişe yarattı.
McDonald, “Adalet yerini bulana, İsrailliler ve Filistinliler nehir (Ürdün Nehri) ile deniz (Akdeniz) arasında barış ve özgürlük içinde yaşayana kadar bizim için dinlenme yok” dedi. Bu sözleri değerlendiren bir parti sözcüsü, “Hafta sonu yapılan açıklamalar çok agresifti. Özellikle antisemitizmin yükselişte olduğu ve Yahudi vatandaşların can güvenliğinden endişe duyduğu bu dönemde.” sözlerini kullandı.
Sözcü ayrıca, soruşturma sonuçlanana kadar McDonald’s’ın parti üyeliğinin askıya alındığını da kaydetti.
McDonald ayrıca X hesabından parti üyeliğinin geçici olarak askıya alınmasına ilişkin bir açıklama yaparak, kararın soruşturma tamamlanana kadar 3 ay süreyle alındığını belirtti.
Sözlerinin yanlış anlaşıldığını belirten McDonald, “Sözlerim İsrail’de, Gazze’de ve işgal altındaki Batı Şeria’da yaşanan cinayetlerin sona erdirilmesine, bölgedeki tüm halkların özgür ve uzak yaşamasına yürekten bir davet dışında yorumlanmamalıdır. Şiddet tehdidinden.” görüşünü paylaştı.
İşçi Partisi’nin önde gelen isimlerinden Maliye Gölge Şansölyesi John McDonnell, McDonald’s’ın partiden geçici olarak ihraç edilmesine “haksız ve saçma” sözleriyle tepki gösterdi.
İşçi Partisi’nin Müslüman üyelerinin oluşturduğu Müslüman İşçi Ağı (LMN) tarafından yapılan açıklamada, “Özgür, barış içinde ve kendi kaderini tayin etme hakkı, tüm halklara uygulanması gereken bir haktır” denildi. (McDonald’s’ın sınır dışı edilmesi) Kararı verenler bu unsura Müslümanları ve Filistinlileri de dahil etti.” “Bundan çıkarılabilecek tek sonuç, kendisinin bunu layık görmemesidir.” Kelime kullanıldı.
Ateşkes çağrısı yaptı
McDonald, 28 Ekim Cumartesi günü Londra’da düzenlenen Filistinliler ve Gazze ile dayanışma yürüyüşünde yaptığı konuşmada, İsrail’in Filistinlilere karşı benzeri görülmemiş ölçekte savaş suçları işlediğini söyledi.
Dünyanın her yerindeki politikacıları Gazze’de yaşananları insanlığa karşı suç olarak tanımlamaya ve kapsayıcı ateşkes çağrısında bulunmaya davet eden McDonald, şöyle konuştu: “Hükümettekiler her şeyin 7 Ekim’de başladığını ve yaşananların bir tepki olduğunu söylemek istiyor. O gün işlediği korkunç suçlardan dolayı Hamas’a sesleniyorum.” Ama konu bu değil. Gazze’nin güneyindeki Refah’ta yaşayan Abdalla Hasaneen bana şunları söylüyor: ‘Bunların hiçbirinin Hamas’la alakası yok. Olan biten tamamen Filistinlilere yönelik etnik temizliktir.’ Sözlerinizi okumak istiyorum.” dedi.
McDonald, soruşturmaya ve parti üyeliğinin kalıcı olarak askıya alınmasına yol açan cezaların yanı sıra, konuşmasında şunları söyledi: “Parlamentoda bulunduğum süre boyunca, ahlaki pusulanın başarısızlığı, parti üyeliğinin hiçe sayılması beni bugün olduğu kadar dehşete düşürmedi. Uluslararası hukukun ve Filistinlilerin izolasyonunun.” Ayrıca şu ifadelere yer verdi:
İşçi Partisi yönetimi, McDonald’ın aksine ateşkes çağrısında bulunmazken, ABD ve İngiltere hükümetlerinin dile getirdiği “düşmanlıklara insani bir duraklama” talebini vurguluyor.
Dün ülkede ateşkes çağrısında bulunan iktidardaki Muhafazakar Parti Milletvekili ve Bilim, Teknoloji ve Yenilik Bakanı Michelle Donelan’ın Meclis Özel Sekreteri Paul Bristow, 2017’de ateşkes çağrısı yaptığı gerekçesiyle görevinden alındı. Gazze.